Küçükken oldukça yaramaz bir çocuktum. Devamlı ilgi isteyen, bazılarına göre şımarıklıktan, bazılarına göre edepsizlikten fenalık(!) yapardım hep.
Mesela anneme bir şey anlatmaya çalışıyorum, onunda işi var o ara. Üç kez anne diye seslenir, beklerdim. Cevap gelmezse elime geçirdiğim bir bardağı hoop yere geçirirdim.
Oyun oynamak istiyorum ama yine başka şeyle mi ilgileniyorlar.. Bu sefer bir yere saklanır, saatlerce çıkmazdım. Gerçi bunun sonu cezayla biterdi ama yine bir dikkat çekme yöntemi. Sevgiye ve ilgiye doymayan çılgın ve haylaz bir çocuktum.
İşte o haylazlıklara dönesim var şu ara. Ama bu tabii ki mümkün değil. Çünkü kaba tabirle ``eşşek kadar`` oldum. Ailemin, okulun,öğretmenlerin, kısacası çevremin benden beklentileri var. Ve o kısacık saçlı, haylaz, kız çocuğu bu beklentilerin hepsine çok uzak.
Bardak atıp, saklanmak çocukluk(!) olacağı için bende küsüyorum şimdi herkese.
Beni sevdiği söyleyip gram ilgi göstermeyene de, sosyal ağlarda dostluk gösterisi yapanlara da, yüzüme gülüp kuyumu kazanlara da, çıkarcılara da, yoğunluktan(ne yoğunluksa artık,insan sevdiklerine zaman ayırmıyorsa böyle yoğunluğun ben taa) zamansızlara da,hepsine,herkese küsüyorum. İsteyen oyunu kuralına uygun oynar, istemeyen kendi bilir.
Mızıkçılık yapanlarla oynamıyorum ben.
Bi`de dil çıkarıyorum en kocamanından: Naniiiiiik!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder